Yıllar önceydi, henüz yeni yeni ünlenmeye başlayan Köfteci Yusuf’la bir yemek sırasında tanışmıştım.

O sırada masaları siliyor, servis yapıyordu.

Garsonlardan onu ayırt etmek mümkün değildi.

****

Hiç unutmuyorum, ‘Nasıl bu kadar ucuz satabiliyorsunuz?’ soruma karşılık, ‘Kendi üretim tesisim var. Ucuza mal ediyorum, sürümden kazanıyorum’ demişti.

‘Soya katıyormuşsunuz’ iddialarına karşılık olarak, “15 günde bir Özdilek bizi şikâyet ediyor. Gelip inceliyorlar, bir şey bulamıyorlar. Kaldı ki soya ucuz değil niye katayım?” şeklinde yanıt vermişti.

****

İlk veya ikinci yeriydi konuştuğumuz mekân…

Sonra büyüdü gitti.

Duayen sanayici Sami Bilge’nin, “Türkiye’de iki kişinin büyümesi konusunda doktora tezi yapılmalı. Biri Köfteci Yusuf’tur” sözlerini unutmuyorum.

Kapalı kutu olduğu için nasıl büyüdüğü konusunda hep soru işaretleri oldu.

****

Geldik bugüne…

Kuşkusuz domuz etini bilinçli olarak helal etler arasına koyması mümkün değil, yapmaz.

Eşyanın tabiatına aykırı, hukukçu deyimiyle hayatın olağan akışına uygun değil.

Özel bir komplo kurulmuş mudur? Yoksa özensizlik, kurumsallaşamamanın getirdiği sorun mudur, o da ayrıca değerlendirilmelidir.

Kurumsal olmayan yapılara dışardan değil domuz etinin sokulması, domuzun kendisi bile girebilir!

****

Köfteci Yusuf’a Bursa sahip çıktı.

Doğru da yaptı.

Sağ-sol, AK Parti, CHP-MHP her partinin üyesi, sempatizanı Yusuf’un arkasında durdu.

*****

Ama gördüğüm kadarıyla halk bundan etkilendi. Pek çok yerde Köfteci Yusuf’un masalarının boş olduğu bilgisini aldım.

Türkiye böyledir, algı olgunun önüne geçer, bir marka ölüme doğru gider.

Çünkü kriz dönemlerinde ne yapılacağına ilişkin bir senaryosu yok Köfteci Yusuf’un…

Bursa’da olmasına karşın bu kentte onu tanıyan 1000 kişi yoktur.

Kentten aldığını biraz kente verseydi, kurumsallaşarak Bursa’nın yöneticileriyle, basınıyla doğru iletişim kuracak kanallar oluştursaydı, durum farklı olabilirdi.

****

Süreç yönetimi konusunda halen yanlış yapmaya devam ediyor.

Bu konularda uzman Tolga Yücel’le konuştum. Hemen bir dizi öneri sıraladı:

“Bir işyerinin önünde ayakta, alelacele düzenlenmiş toplantı yanlış. Köfteci Yusuf hemen o iki şubeyi kapatmalıydı. Ardından üretim tesislerini gazetecilere, medya mensuplarına göstermeliydi. O da yetmez, Türkiye’nin kanaat önderlerini davet edip, onları ağırlamalıydı.”

****

Umarım, Köfteci Yusuf’un sonu idam sehpasına giden Temel’e benzemez:

“Bu baaa bir ders olsun!”

****

Bu yazının dipnotu: Bursa Veteriner Hekimler Odası yaptığı açıklamada, ‘Domuz etinin tağşiş olmadığının’ altını çizdi. Ortada bir sahtecilik yok, inançlı insanların sıkıntı duyacağı sorun var anlayacağınız! Ne yazık ki Köfteci Yusuf’un hikâyesi, et alamayan, dışarda yemek yiyemeyen milyonların dilinde büyük krize dönüştü. Niye et alamadıklarını, niye dışarda yemek yiyemediklerini sorgulamak yerine Diyanet’e bağlı fetva kurumunun sitesini patlattılar.