Öncelikle merhaba…
Spor özellikle de Bursaspor değerlendirmeleriyle sizlerle bu sütunlardan buluşacağız. Doğru ve objektif yorumlarla, sıkıcı olmadan, farklı gözlemlerle sporu irdelemeye çalışacağız…
Özlemişiz… Bir sıla hasreti tadında ilerleyen zaman dilimleri geride kaldıktan sonra misafir olduğumuz bu ligi şampiyon tamamlamak adına ‘ziyaretin kısası makbul’ düsturuyla Düzce Cam Düzcespor’u ağırladı Bursaspor Matlı Stadyumu Atatürk Spor Kompleksi’nde…
Taraftar yine üzerine düşeni fazlasıyla yapıp, hem toplu ulaşımları hem de stadyumu tıka basa doldurdu. İğnenin bile yere düşmeyeceğini bilmesiyle atlamamak için çaba sarf ettiği bir güneşli kış maçıydı…
Yeşil Beyazlılar ise beklentilerimizin altında motivasyonla başladı maça. Öyle ki tribünler bile 14’ncü dakikada, ‘saldırın’ komutunu devreye soktu…

Bu dakikadan sonra Timsah, dar alanda kısa paslaşmalarla göze hoş gelen futbolu da sergilemeye kısmen başladı…
Tabii ki ileride çoğalmanın kısmi etkileri de olacaktı. Düzce takımının da Bursaspor’u net analiz ettiği aşikardı. En az bir Ferdi Tayfur kasedi kadar çevir çevir ezber yapılmış, Timsah’a boş alan bırakma konusunda cömert davranılmamıştı.
Oyunun kilidini çözecek tek şey, ‘futbol aşkının da meyvesi’ olan ‘goldü. Anahtar ise derinlerde bir yerlerde saklıydı. Bursaspor’un maden tetkik arama ekibi de hiç o kadar gönüllü değildi.
Kanatları da çalıştıramayan bir Bursaspor vardı koca ilk yarıda sahada. Ahmet İlhan da İlhan Depe de son derece etkisizdi…

İlk yarıda bu kadar sönük ve soğuk havanın yanında buz kesen Timsah biraz ısınma umuduyla soyunma odasına yol aldı.
İkinci yarı da aynı temposuzlukla start aldı. Futbol keyfinden uzak, güneşin yüzünü yalan göstermesiyle donuk organizasyon devam etti.
Oyunu kenardan bizim gibi izleyen Batalla, ilk müdahalelerini 58’de yaptı. Hiçbir varlık gösteremeyen Muhammed ile tek paslarla taraftara yeniden ‘merhaba’ diyen Vefa kenara gelirken, gol umudu olarak Mücahit ve orta sahayı reanime etsin diye Sedat Cengiz oyuna dahil oldu.

Takım koordinasyonunun eksik kaldığı noktada bireysel çabalar devreye girdi. Kanatlar ufaktan hareketlenip ceza alanına ortalar gönderse de isabetsiz noktalara düşen toplar, filelerle buluşmaktan çok uzak kaldı.
Batalla topu tüfeği devreye aldı, tüm tuşlara basarak… Tahir Babaoğlu da Bora Yılmaz da dahil oldu hücum hattına… Gole dair çabalar olsa da cılız kaldı, yangına dönüşmedi.
Son anlara kadar arayış devam etti ama bu sefer yetmedi.
Düpedüz bir buruklukla sezonun ikinci yarısı başladı. Hemen bugün telafi için daha çok çalışma zamanı!