Nazım Hikmet Bursa cezaevinde yatarken, arkadaşlarının anlatımıyla İznik gölünün şiirini yazmıştır, yazabilmiştir.

“Bu göl İznik gölüdür.

  Durgundur.

  Karanlıktır.

  Derindir.

  Bir kuyu suyu gibi

                içindedir dağların.”

****

Türkiye’nin büyük değeridir İznik gölü…

Orhangazi ile İznik’in arasında yer almasına karşın Bursa’nın su kaynağıdır aynı zamanda…

Tarih kokar İznik ve gölü…

Doğa binbir özelliklere sahip sihirli elini orada unutmuştur adeta, görsel güzelliklere boğmuştur İznik’i…

*****

Yüz milyonlarca yıllık geçmişi olan bu muhteşem güzellikleri insan eliyle yok etmek için seferber olduk adeta…

Gölün etrafında fabrika kurmak ne demektir Allah aşkına!

Kurulanları kaldırmak, orasını yeryüzü mirası yapmak varken, yenilere izin vermek doğaya, ülkeye hatta insana ihanet değil mi?

***

Özel ayrıcalık tanınan İznik’teki kağıt fabrikasından söz ediyorum.

Daha doğrusu yandaş propaganda bülteni Yeni Şafak gazetesinin sahibine tanınan özel ayrıcalıktan…

Yıllardır CHP hakkında attıkları iftiraların, yalanların karşılığı bu şekilde veriliyor kendilerine…

Evet, bir türlü başımızdan def edemediğimiz Cargill belasından sonra Albayrak grubuna bağlı Varaka Kağıt Fabrikası ‘Özel Endüstri Bölgesi’ ilan edildi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın tek imzasıyla…

****

İznik-Orhangazi halkı duruma itiraz etti, ediyor.

Konuyu, Bursa’nın vicdanı İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu TBMM’ye taşıdı, iki bakanlığa soru önergesi verdi.

Tarım Orman, Sanayi ve Teknoloji bakanlıklarına verilen soru önergesinde şu baba sorular yer alıyor:

SORU 1- UNESCO Dünya Mirası adaylığı ile tanınan ancak tarihe, doğaya ve çevreye ihanet nedeniyle kabul görmeyen İznik’te, dört bir yanı neredeyse Organize Sanayi Bölgesi'ne dönen İznik Gölü’nü koruma amaçlı alınan tedbirler var mıdır, varsa nelerdir?

SORU 2- Mutlak koruma alanında bulunan İznik Gölü'nün dibinde yer alan Albayrak Grubu'na ait Varaka Kağıt Sanayi’ne ait yerin, 8839 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile özel endüstri bölgesi ilan edilmesinin sebebi nedir?

SORU 3- Bir yerin özel endüstri bölgesi ilan edilmesiyle, o bölgede yapılacak fabrikaya hangi özel ayrıcalık ve avantajlar kazandırılmış oluyor?

SORU 4- Albayrak Grubu, İznik gölü kıyısındaki söz konusu araziye kâğıt fabrikası kurmak için resmi bir başvuru yapmış mıdır?

SORU 5- Daha önce bölgeye yine kâğıt fabrikası kurulması amacıyla yapılan 1/25.000 ölçekli plan değişikliğinin, 2018'de Bursa 2. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiği, bakanlığınızın bilgisi dahilinde midir?

SORU 6- Aynı şekilde; ilgili kâğıt fabrikası için verilen ‘‘Çevresel Etki Değerlendirmesi Olumlu’’ şeklindeki kararın da Bursa 3. İdare Mahkemesi tarafından iptal edildiği, iptal kararının da Danıştay 14.Daire tarafından kesinleştirildiği gerçeğinden haberli misiniz?

SORU 7- Bölgenin, İl Toprak Koruma Kurulu kararıyla, 5403 sayılı kanun kapsamından çıkarılması, ilgili alanın hukuken hangi yasaya göre sanayiye açıldığı anlamına gelmektedir ve hangi maddesine istinaden “ÇED gerekli değildir” kararı verilmiştir?

SORU 8- Su seviyesi minimum işletme kotu olan 83,3 metrenin altına düştüğü ve ayrıca hızla da kirlenmekte olan İznik gölünün; su ihtiyacı en yüksek düzeyde olan kağıt fabrikasından nasıl etkileneceği ile ilgili bilimsel bir rapor hazırlanmış mıdır?

SORU 9- Bursa, Orhangazi ve İznik’in su sıkıntısı çektiği, iklim değişikliği nedeniyle sorunun gelecekte daha da büyüyeceği ortadayken, kâğıt fabrikasına su tahsisinin gerçek gerekçesi nedir?

SORU 10- Daha önce Döktaş Döküm fabrikasının da özel endüstri bölgesi ilan edildiği hatırlanırsa; bölgede ayrıcalıklı statü sağlanacak daha başka tesisler olacak mıdır?

SORU 11- Daha önce Sulak Alan Yönetim Planı da iptal edilen İznik gölünün, özel endüstri bölgesi kararlarıyla tamamen kurumaya ve yok olmaya mahkum edilmesindeki amaç nedir?

BAKANLIKLARIN YANITLARI

İki bakanlıktan da yanıt geldi.

Sanayi Teknoloji Bakanlığı’ndan gelen yanıtta, Özel Endüstri Bölgesi ilan edilmesinin koşulları anlatıldıktan sonra 61 milyon dolarlık bir yatırım yapılacağı, 750 kişinin istihdam edileceği, ithalatı engelleyecek bir yatırım olacağı bilgisi verildi.

Neden İznik? Neden başka bir yer değil? İznik’in su derinliğinin azalması ve daha pek çok soruya yanıt verilmedi.

****

Tarım Orman Bakanlığı’nın yanıtı çelişkilerle dolu ve içine bir miktar yalan da katılmıştı.

Bakanlığın, İznik gölünün suyunun içme suyu olarak değerlendirileceğini söylemesi büyük çelişki değil mi?

Hem içme suyu rezervi olarak düşün hem de günde binlerce ton su kullanacak fabrikaya izin ver!

****

Verilen yanıttaki şu bölümü özellikle bilginize sunmak istiyorum:

“Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yer seçimi için Bakanlığımıza görüş sorduğu aşamada söz konusu kağıt fabrikası için Bakanlığımız ‘Ekosistem Değerlendirme Raporu’ talep etmiştir. Bu raporda, işletmenin herhangi bir yüzey suyu kullanmayacağı ve yer altı su kuyusu açmayacağı belirtilmiş ve raporda imzası bulunan Hidrojeoloji Uzmanı tarafından projenin İznik Gölü'ne herhangi bir olumsuz etkisinin olmayacağı kanaati belirtilmiştir.

İznik Gölü'nden ve söz konusu gölü besleyen derelerden kağıt fabrikasına yapılmış yüzeysel su tahsisi bulunmamaktadır.”

****

Bir kağıt fabrikasının su kullanmayacağını iddia etmek, unsuz ekmek yapma iddiası gibi bir şeydir.

Kimya Mühendisi olan Necati Özensoy’a sordum, “1 ton kağıt elde etmek için 64 ton su kullanmak gerekiyor. Bildiğim kadarıyla kağıt yapımı için kimyasallar da kullanılıyor” dedi.

Şimdi soruyorum buradan İznik gölünün suyunu kullanmayacaksa, kağıt fabrikası neden orada yapılacak?

Kullanılacak kimyasalların suyu nereye akıtılacak?

****

Tarım Bakanlığı’nın yanıtında gerçeği tersyüz eden başka ibareler daha var:

Önce o bölümü vereyim:

 “2022 yılında İznik Gölü Sulak Alan Yönetim Planı'nın iptali talebiyle Bakanlığımız aleyhine dava açılmış, idare mahkeme tarafından yönetim planının iptaline karar verilmiş ancak Bakanlığımız bu kararın bozulması için bölge mahkemesine başvurarak istinaf sürecini başlatmıştır. İznik Gölü Sulak Alanının koruma bölgeleri ise halen yürürlüktedir. Koruma bölgeleri kapsamında kontrollü kullanım bölgesi haricinde olan alanlarda Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği hükümleri kapsamında Özel Endüstri Bölgesi açılamaz, kontrollü kullanım bölgesi sınırları içerisinde ise yönetmeliğin izin verdiği şartların yerine getirilmesi ile açılabilir.”

****

Benim bildiğim İznik gölünün çevresi SİT alanı… Doğal SİT alanını delecek ifade ‘Kontrollü Kullanım Bölgesi’ uydurması…

Kendi ayağına kurşun sıkan bakanlık olur mu?

Türkiye’de tek adam rejiminin mutlak egemenliği varsa her hukuksuzluğa kılıf bulunması mümkün…

İşte İznik’te yaşanan durum da tam olarak budur.